28 Mart 2010 Pazar

ben evlenmeyeceğim


iki gün önce Denizli'de Çamlık Forumda dolaşırken migrosa girdim alışveriş yaptım kasaya gelip bozuk para olmadığını görünce 100 TL uzattım, bu arada arkamda sırasını bekleyen 10 yaşındaki çocuk ben evlenmeyeceğim... dedi, bizi aldı mı bir gülme. Sonra döndüm neden evlenmeyeceksin dedim, ben eşime 100 TL veremem, vermem, nerden bulacağım bu kadar parayı dedi. Anlayacağınız o yaştaki çocuk bile gelecek kaygısı yaşıyor. Neyse ben de ona bu parayı ben kazandım, eşimden almadım deyince çocuk çok sevindi ve ben çalışan bir kadınla evleneceğim dedi ve sırıtarak kararını açıkladı..

Kale


Geçtiğimiz cuma Denizli Görme Engelliler İlköğretim Okuluna ziyaret etmek için öğrencilerimle birlikte giderken Muğla&Denizli karayolu üzerinde Kale'de yer alan Soyluer Petrol Dinlenme tesislerinde mola verdik, güzel, nezih bir yer, servisten de çok memnun kaldık.


































23 Mart 2010 Salı

21 Mart 2010 Pazar

Küçükler ve Büyükler

Küçük bir beden, çoğu kez büyük bir ruha yataklık edermiş.
-Ufak balıklar daha lezzetli olurmuş.
-Ateşe küçük odunlar atılırsa alevler artarmış, büyük odunlar alevi söndürebilirmiş .
-Sağanak dediğimiz, küçük damlalardan ibaretmiş.
-Ufacık bir yağmur,kocaman bir toz bulutunu yok edebilirmiş.
-Muazzam bir aydınlık, küçük bir delikten görünebilirmiş.
-Büyük bir geminin batmasına, küçük bir delik yetermiş.
-Çok veren malından, az veren canından verirmiş.
-Yükte hafif olmak, pahada ağır olmaya engel değilmiş.
-Deve büyükmüş ama ot yermiş, şahin küçükmüş ama et yermiş.
-İnsan küçük bir adama iyiliği dokunduğu zaman cömertliği öğrenebilirmiş.
-Büyük makinaları küçük çarklar çalıştırırmış.
-Büyükadamın büyüklüğü devam ediyorsa bunun sebebi;onun küçük adamlara gösterdiği özenmiş. -Bazen büyük bir aşkı başlatan, küçük bir gülümseme imiş.
-Büyük yazıları yazmak için küçük noktalar, virgüller gerekirmiş.
-Büyük olaylar kolay unutulsa bile, sevdiğinle geçen küçük an'lar unutulmazmış.
-Simite lezzetini veren küçük bir susam tanesi imiş.
-Ulu bir çınarın veremediği kokuyu,küçük bir papatya verebilirmiş.
-Büyük paralara alınan hediyelerin sağlamadığı mutluluğu, küçük bir bakış sağlayabilirmiş .
-Küçük sevinçleri bilmeyenler, büyük keyifler yaşayamazmış.
Öyleyse 'küçük' deyip geçmeden önce, ne kadar 'büyük' sonuçlara varabileceğini düşünelim. Küçük bir damlayı, bir gülümsemeyi, noktayı, virgülü, bir ağacın dibinde biten gülü, bir susam tanesini, sevgilinin sesini hafife almayalım. Küçük dediklerimizin aslında ne kadar büyük olabileceklerini, onların yokluğunu beklemeden fark edelim. Çünkü yanımızdayken değerini bilmediğimizi, bildiğimizde bulamayabiliriz.
Çıkınınızda; küçük bir gülümseme, bir yağmur damlası, bir papatyanın kokusu, üç noktanız, unutulmaz küçük bir anınız hep olsun. Küçük de olsa varsın olsun. Çünkü o küçük çıkınlar nasılsa bir gün, büyük denkler olacaktır. Yeter ki sabretmeyi ve biriktirmeyi bilelim küçük küçük...

Netten...

18 Mart 2010 Perşembe

Takılık Modelleri

Foto

Foto



Foto


Foto






Foto

Takılar arttıkça ne yapacağımızı şaşıyoruz diyecekken baktım ki ne mucitler varmış aramızda






Çanakkale Zaferi'nin 95. yılı kutlanıyor


ÇANAKKALE DESTANI
Yıl 1915
18'indeyiz Martın.
Kendine gel biraz!
Pek tekin değildi Çanakkale'nin suyu,
Geçilmez bu boğaz...
Geçilmez bu boğaz...
Bizi
Ne topun yıldırır,
Ne kurşunun.
Çünkü artık
Başladı cengimiz.
Er meydanında bulunmaz dengimiz...
Sen misin Mustafa Kemal'im ileri diyen?
İşte fırladık siperden.
Sırtına yüklenmiş kahraman
Seyit 276 kiloluk mermiyi,
Koşuyor bataryasına ateşler içinden.
Bu mermi denizlere gömecek Elizabet'i Buvet'i...
Yanıyor bugün Anafartalar yanıyor,
Denizler yanıyor,
Dağlar yanıyor.
Zafer bizimdir artık
Düşman zırhlıları batıyor...
Türk'üm,
Muzaffer olarak doğmuşuz bir kere.
Bir karış toprak uğruna
Kimimiz şehit oluruz.
Kimimiz gazi.
Hiç değişmez bu yazı.
Dünyada her yer geçilir belki
Lâkin geçilmez Çanakkale Boğazı..
Fahri ERSAVAŞ

17 Mart 2010 Çarşamba

Bahar Görüntüleri





























Kalpler


Bileklikler



sanırım yakında hiç bişeyi atamıyacağız, artık malzemeleri değerlendireceğiz

14 Mart 2010 Pazar

Değişik Tatlar




Egeden acı ot (tilkişen yada sarmaşık olarak da anılıyor) kavurması
Otlar elle tek tek ayıklanıyor, sert yerleri atılıyor, zeytinyağda soğan kavruluyor, kırmızı biber, acı ot eklenerek çok karıştırılmadan, tahta kaşıkla kavruluyor, üzerine sarımsaklı yoğurt ve kırmızı biber ilave ediliyor, son derece sağlıklı bir yiyecek, doğal ortamda yetişiyor.
Kavrulmuş ota yumurta kırılarak da yenilebilir.


Güneyden humus
Haşlanmış nohutlar blenderda ezilerek, tahin sarımsak ve limon ekleniyor, tabağa alınarak sumak serpiliyor, üzerine kızdırılmış yağ dökülüyor ve maydanozla süsleniyor...
Afiyet olsun...

İzmir...


İzmir Saat Kulesi (Konak)











İzmir kordon




Sevgi yolunda ilginç bir ağaç





Türkiye'nin en büyük dünyanın ise 10'uncu büyük rölyef projesi...






Kır Çiçekleri