31 Aralık 2012 Pazartesi

MUTLU YILLAR......................








MUTLU YILLAR.................................

30 Aralık 2012 Pazar

Mutlu yıllar...........





Herşey gönlünüzce olsun dostlar, nice yıllara



26 Aralık 2012 Çarşamba

mavi yeni yıl...

yeni yıl deyince ilk aklıma gelen kırmızı ve yeşil..dir...
ama mavi ve yeşilide çok sevdim...




























24 Aralık 2012 Pazartesi

mutlu yıllar....






















bu şirin görselleri çok sevdim...


23 Aralık 2012 Pazar

:)





 








bu aralar yaptığım ciciler...
en üstekiler tutaç, sıcak su torbası kılıfı (geçen yıl ayağımı yakmıştım) ve bebek yorganı.....



22 Aralık 2012 Cumartesi

21 Aralık 2012 Cuma

yeni yıll...




Güleyim mi ağlayım mı bilemedim...





Epeydir yazmıyorum, niye yazacak bir şey mi yok...
Çok ama ne bileyim sanırım durgunluk dönemi...
Bir koşuşturma bir koşuşturma derken pazartesi ve cuma var haftanın günlerinden aradaki günleri hiç hatırlamıyorum...
İyi olalım da sürekli koşturalım razıyım...
Ara vermemi engelleyen bir diyalog yaşadım...
paylaşmadan duramadım...
şaştım, şaştım şaşakaldım :)
Bir öğrencim aslında sınıf arkadaşları çoktan mezun oldu...
Mezuniyet törenine katılmasına rağmen henüz mezun olamadı, olacağı da yok...
ben üzülüyorum ama o bir haber desem yanlış anlaşılacam..
ama diyalogu görünce belki anlarsınız...
notları çokk kötü, iki yıl bıraktı açıkçası aile adına sevindim, çünkü mezun olması mümkün değil, yapamıyor :(
ailede bunun farkında ama sonradan neden göndermedik demiyelim diye gönderdiler, aynı tas aynı hamam devam ediyoruz...
bir dersimiz var, öğrenci staj yapacak, dosyayı getirecek ve sonuçta geçecek, yani bunu yapabilir.
hiç olmazsa bir dersi kurtarır diye düşünüyorum...
Dosya teslim tarihi geçiyor getirmiyor dosyayı...
Sırf onun için bekliyorum, notları yayınlamadan...
tam 10 gün tık yok...
bu arada benim kızım sırf gecikti diye hocanın insafı ile ertesi gün getirmek için söz alıyor, aynı gün içerisinde kızım dosyayı İstanbul'a gidip imzalatıp dönüyor, ama benim öğrencide tık yok, dayanamıyorum, biraz da acıyorum yeniden soruyorum, sizi bulamadım diyor, nasıl yani işte karşımdasın niye getirmedin yarın söz diyor, yine yok...
El insaf resmen dalga geçiyor gibi...
Sonra faceden mesaj atıyorum...
dosyayı bekledim, getirmedin..........
Ertesi gün beni yakalıyor facede ve şöyle bir diyalog...
Öğrenci:Fıratı tanıyomusun
ben: (fırsat tanımıyosunuz diye anladığım için)
yeterince tanıdım
sen nereye gidiyordun staja
hiç bir okul seninle ilgili form vermedi
şimdiye kadar kimseyede böyle bir şans tanımadım
Öğrenci:Firat cok tatli dimi ama
Ben:fırat ?
fırat kim
Öğrenci:Erkek arkadaşım....................
Ben: aaa ben yanlış anlamışım.................
 
Dınk dınk kafamı bir yerlere çarpsam şaka olsa kırk yıl düşünsem böyle bir şey düşünmezdim...
gelin kararı siz verin öğrenci hakkında...Ben ne derdindeyim o ne derdinde....
Dosya umurunda bile değil...